Ateşi Yaşayan 4 Kelebek
Dört kelebek, ateşin gerçek sırrına ulaşmaya karar verir.
İlk kelebek, ateşin yanından geçer ve geri dönüp şöyle der: “Ateş, aydınlatan bir şeydir.” Ancak bu, gerçeği tam olarak anlatmak için yeterli değildir.
İkinci kelebek, ateşe biraz daha yaklaşır ve geri dönüp şöyle der: “Ateş, ısıtan bir şeydir.” Bu da gerçeği tam olarak anlatmak için yeterli değildir.
Üçüncü kelebek, ateşe iyice yaklaşır. Alevler kanatlarına değer, ama o yine de geri dönüp şöyle der: “İşte, ateşin gerçek bilgisi; ateş, yakıcı bir şeydir.”
Dördüncü kelebek, bununla yetinmez. Ateşin etrafında dolanır, döner, kavrulur ve birdenbire ateşin içine dalar. Bir an parladıktan sonra alevlerin içinde kaybolur…
Ateşin gerçek bilgisini anlayan tek kelebek odur. Ancak bunu artık diğerlerine anlatacak durumda değildir. Zaten anlatmasına da gerek yoktur. Hiç kimse ateşin ne olduğunu başkasının anlatmasıyla öğrenemez. Ateşin ne olduğunu ancak ona dokunarak öğrenebilirsin.
Hepimiz bu öyküdeki dördüncü kelebek olmayı düşleriz, ama ömrümüzü diğer üç kelebek gibi tamamlarız… Kelebekler sadece birkaç gün yaşadılar. Ancak, ömrü boyunca gerçek aşkı bulamayan insana inat, ateşin aşk olduğunu bilerek, aşk için yanmayı bilerek yaşadılar…